28-03-2020 FUTBOL

Ulaş Çetin; ''Büyüdüğüm sahadayım''

Altyapısında yetiştiği kulübe 10 yıl sonra geri dönen ve attığı gollerle takımı Marmaris Belediyespor’u şampiyonluk hedefine yaklaştıran 28 yaşındaki tecrübeli golcü Ulaş Çetin, siyah-beyazlı ekiple geçirdiği sezonu 48spor’a değerlendirdi.

Ulaş Çetin; ''Büyüdüğüm sahadayım''
Altyapısında yetiştiği kulübe 10 yıl sonra geri dönen ve attığı gollerle takımı Marmaris Belediyespor’u şampiyonluk hedefine yaklaştıran 28 yaşındaki tecrübeli golcü Ulaş Çetin,  siyah-beyazlı ekiple geçirdiği sezonu 48spor’a değerlendirdi.İte tecrübeli golcü Ulaş Çetin ile gerçekleştirdiğimiz samimi röportaj; 

 

-Evet, dile kolay neredeyse 10 yıl sonra yuvam dediğin Marmaris Belediyespor'a geri döndün. Altyapısında yetiştiğin siyah-beyazlı kulüpte profesyonelliğe de adım atmıştın. Bildiğimiz kadarıyla futbola ara vermiştin. Seni yeniden futbola dönmeye ikna eden ne oldu?

 
Marmaris ve Marmarisspor senin de söylediğin gibi futbol hayallerimin profesyonel olabilmek adına başladığı ve profesyonel olup devam ettiği şehir ve camiadır. Marmaris; Benim gibi buradan yetişip şehrini, armasını ve bu etiketi başka şehirlerde sürdüren tüm kader ortağı kardeşlerim gibi okuldan çıkıp antrenmana gittiği,babasından bazen bu yüzden fırça yediği, büyüdüğü sokaklarda bir futbolcu olarak selamlaştığı, saygı gördüğü günleri şuan gülümsemeyle bize hatırlatan  dünyanın en güzel şehirlerinden birinde böyle büyüdüğümüz için bize şanslı hissettiren yerdir. Söylediğin gibi artık eve döndüm. Büyüdüğüm sokaklarda, büyüdüğüm insanlarla,büyüdüğüm sahadayım. Benim profesyonel olduğum zamanın genç statüsünde oldukça zor olduğunu jenerasyonlarım bilir. O dönem ve o yaşlarda sahada olabilmek, beraberinde doğru insanlarla bir arada olabilmek anlamına gelen çok büyük bir şans faktörüne doğrudan bağlıydı. Ben futbola kalp olarak ne kadar doğrudan bağlı olsamda doğru insanlarla bağlantıda olamadım diyebilirim. Ara vermeyi uygun gördüm. Ama tabiki buna bilindiğim çevreler çokta izin vermedi. Oynadığım statüyü ve tempoyu düşürme kararı aldım. Bunun da en büyük nedeni takım arkadaşlarımı televizyondan izlerken hissettiğim o his(bunu futbolcuların çoğu bilir) ve tabii ki futbol delisi babamdı.
 
O sahaya girdiğinde çıkmak inan çok zor. Hatta sana küçük bir hikaye anlatıyım. Henüz 4-5 yaşındayken Marmarissporum 3. Lig'deydi. O zamanların 3. Ligi, tahmin edersin. Her Pazar olduğu gibi yine Marmarissporumun maçına gitmişiz. Babam maça kaptırmış kendini beni unutmuş. Taa ki saha içinde beni bizden bir futbolcunun kucağında görünceye kadar... Saha kenarındaki delikten sahaya girmişim ve o günden sonra da bir daha o sahadan çıkmadım. İşte benim için Marmarisspor budur ve dönme nedenim de budur.
 
-Bu sezon Marmaris, futboldaki eski günlerine geri dönmek için önemli bir projenin fitilini ateşledi? O günler sence yakın mı?
 
Bu sene seni malesef bir maçımızda ağırlayamadık buna camia olarakta üzgünüz. Bunu söyleme nedenim eğer bizimle olsabilme şansın olsaydı, yakın değil aslında o günlerin içinde olduğumuzu görüp o enerjiyi objektifinde hissederdin. Aslında daha mantık çerçevesinde bakmalıyız olaya... Biz Türk halkı olarak duygularıyla hareket eden ve hislerinin peşinde giden güçlü bir toplumuz.  Hisler, duygular, inançlar bunlar çok önemli ama unutmayalım ki başarının yarısıdır. Her konuda bu böyle... Futbola yoracak olursak, tekrar o günler , bu şehirde, ben bu sene geri dönmüş olsamda yıllardır çok istendi ve özlendi. Ama uzun soluklu bir proje ve aşılması gereken çok yol var. Bu yüzden öncelikle doğru planlama, zamanlı hareket , doğru tavır ve psikoloji çok önemli. Ancak bu doğrular birleştiğinde kalıcı camialar başarılar yaratılabilir. Bu doğrular da her şeyden önce doğru insanlarla mümkündür. Tüm Muğla'ya bu fitilin ateşlendiğini düşündüren, halkı buna inandıran ve o günlere ilerlediğimizi hepimize hissettiren de bu doğru insanların bir araya gelmesidir. Marmaris bu sezon bunu başardı. Her şeyden önce sayın belediye başkanımız Mehmet Oktay gelir gelmez kolları sıvadı. Haydi Marmarisspor dedi. Çok Değerli bir büyüğümüzü bizden içimizden biri, bizimle aynı formayı giyen ve profesyonel olan başkanımız Hasan Yayalı'yı bize getirdi. Bu iki doğru insan birleşip bana göre Marmarisspor'un bu zamana kadar ki en önemli ve yıllar sonra da doğruların başında geleceğini göreceğimiz Ali Gürsel'i getirdi. O bizi,  biz tribüne halkı getirdik. Tüm iyiler birleşince ''Biz'' olduk ve başarı geldi.  Biz o güzel günleri yaşıyoruz. Herkesi stadımızda bizimle birlikte yaşaması için ağırlamaktan keyif duyarız.  Bu teklifim bu tüm sezonlar için geçerli.
 
 
-Marmaris Belediyespor adıyla bu sezon 2. Amatör Lig'de sıfırdan başlangıç yapan Martılar, namağlup yoluna devam ediyor. Şampiyonluğa en yakın takım, sende attığın gollerle takımını sırtlıyorsun. Bu kulübün içinden çıkmış biri olarak çok fazla sorumluluğun var, bu üzerinde bir baskı oluşturuyor mu? 
 
Her şeyden önce sıfırdan başlamış olsakta bu camianın şanlı bir geçmişi, yetiştirip Türk futboluna kazandırdığı önemli isimleri ve doğal olarakta armasının ağırlığı ve ciddi bir sorumluluğu var. Bu sorumluluğun bilincinde başladım sezona tüm takım arkadaşlarım, teknik ekibimiz, başkanımız ve yönetim kadromuzla birlikte bir bütün olarak... Özellikle sorumluluk almak istediğimi bizzat dile getirdim. Çünkü ben Marmaris'liyim. Marmarisspor'luyum. Bu kulübümün bana sağladığı imkanların antrenman kalitesinin ve sahip olduğum takım kalitesinin ligin çok üstünde olmasından dolayı da saha içinde ki başarımıza mevkiim gereği gol olarak fazlasıyla yansıdı. Bu sorumluluğu maçlarda tribünden her zaman adımı yüksek sesle duyarak , sokaklarda ve inanmayacaksın ama evde ailem tarafındanda hep hisettim. Hatta bu durum maç sabahları sevgilimin benden maçta astronomik gol sayısı isteği , kız kardeşimin üstüne ilavesi ve çevremdeki tüm insanların son maçlarda birer tane gol atmamdandolayı memnuniyetsizliklerini dile getirmesi gibi komik, ama bir o kadar da eğlenceli bir durum aldı. Bu baskı oluşturmuyor. Aksine bana yerimi ve sahip olduklarımı hatırlatıyor. Evimde olduğumu kim olduğumu hatırlatıyor. 
 
-Senle birlikte takımda oldukça tecrübeli isimler var. Futbolu bırıkıp antrenörlüğe başlayan isimler bile yeniden futbola döndü. Takımdaki arkadaşlık ortamı nasıl?
 
Evet...Tecrübeli abiler ve saygılı dinamik yetenekli gençlerin doğru harmanlanmasıyla oluşturulmuş bir kadroyuz. Takımdaki arkadaşlık ortamı,  yıllardır bu yarışı yaşadığım bildiğim için tecrübeme güvenerek söyleyebilirim ki puan ve ligdeki konumdan belli olur. Biz lideriz. Her şeyden önce arkadaşlık , abilik-kardeşlik , takım ruhu ve dayanışma olarak lideriz. Yaşadığım takım içinde tek sorunsuz sezon diyebilirim. Bunun nedenide Ali Gürsel hocamız. Hocamızınıo bize yaklaşımı ve ona olan sevgimizden kaynaklanıyor.
 
-Maçlara nasıl motive oluyorsunuz? Marmaris halkı gerekli maddi desteği veriyor mu?
 
Önümüzdeki yolu uzun bir yol olarak gördüğümüz için ve başarıyı haftalık kazanılan 3 puana bağlamadığımız için aslında motive yaşıyoruz diyebilirim. Hedefimiz Marmarisspor'un hak ettiği yer. Şehrimizin çocuklarına zamanında bizim kurduğumuz hayalleri kurduracak o forma... Bu zaten bizi fazlasıyla motive ediyor. Aldığımız sorumluluk ve armamızın ağırlığı motivasyonumuzdur. Halkımızdan gördüğümüz ve istediğimiz manevi destek. Bunu bize fazlasıyla hissettiriyorlar. Ki zaten dana öncede bahsettiğim gibi bu ligin çok üstünde imkanlara ve bizi anlayan bir başkana, antrenöre sahibiz. Bu çok önemli bir detay.  Ülkemizde çok amatör takım başkanı bu işi reklam ve misyon amaçlı yapa, futboldan anlamaz. Maalesef onlarcasıyla muhattap oldum. Bizim başımızda daha önce bizim gibi bu formayı giyen insanlar mevcut. O yüzden her şey daha anlaşılır daha güzel ve daha sağlıklı yürüyor.

-Elde ettiğiniz galibiyetlere baktığımızda çokta zorlandığınız bir maç yok gibi görünüyor. Ancak bu sezon sizi en çok zorlayan rakip hangisiydi? 
 
Rakiplerimize her zaman saygımız oldu. Bir laf var; formayı giyip karşına çıkan herkes rakiptir. Bizim içinde öyle. Zorluk derecesi yüksek maç diyorsak eğer bununla ilgili rakipleri değerlendirmek adına bir açıklama tabii ki yapamam. Ama zor maç sadece rakip ve rakibin gücüyüle özellikle amatör liglerde değerlendirilemez, başka etmenler de mevcut. Saha zemini ,yönetim ve gerginlik açısından zor 1-2 maç oynadık. Hatta bir maçta tüm Muğla jandarma ekiplerine maçımızın seyrettirilmesi de şaşırtıcıydı diyebilirim.
 
-Takımda çeşitli mesleklerde çalışan, futbolu ikinci bir iş olarak yapan çok sayıda isim var. Yanılmıyorsam sende başka bir işte çalışıyorsun. Antrenmanların tamamını tam takım halinde gerçekleştirme imkanınız oluyor mu? Sen antrenmanların tamamına katılabiliyor musun?
 
Evet birçok takım arkadaşım ve bende ikinci bir meslek grubunda çalışıyoruz. Ama söylediğim gibi Marmaris'te futbolcu olmak sahada değil Marmaris'te futbolcu olmaktır. Beraber meslek grubunda çalıştığınız Marmarisli sizden çok Marmarissporludur. O yüzden bize daha fazla yardımcı olurlar. Ama tabii ki bu bizim içinde fedakarlık anlamına geliyor. Biz bunu sorumluluk olarak görüyoruz. Eksiksiz antrenmanlarımızı keyifle gerçekleştiriyoruz. B Bu da zaten saha içinde bir bütün olmamız ve fark yaratmamız olarak sonuç adı altında tüm muğlaya yansıdı. Kulübümüz ve hocamız her hayat koşulunda fazlasıyla yapıcı ve anlayışlı. Karşılıklı harika bir şekilde sürdürüyoruz. Ben mesleği futbol olan ve hayatında ilk defa ikinci bir meslekle ilgilenen biriyim futbol sezonu içinde. Normalinden daha çok gidiyorum. Diğer çalıştığım hocalarım okuyup güleceklerdir şimdi doğru diye.

-Yanılmıyorsam bu sezon ligde 20 gole imza attın ve bu sezon Muğla'da amatör ligler  baz alındığında şuanda en golcü isim sensin.  Futbola ara verdikten sonra gollerle dönmeyi nasıl başardın?
 
Evet bu sezon 9 maç 20 gol gibi güzel bir istatistik ortaya çıktı benim ve takımım adına. Bu konuda sayısız güzel mesaj ve övgünün yanı sıra eleştirilerde aldım oynadığım lig nedeniyle. Bu sorun da güzel, klasik futbolcu ağızı politik ve mütevazi şeyler söylemeyeceğim sana. Saha aynı ebatlarda saha, rakip sayısı aynı 11'e 11 başlıyoruz. Zemin yukarıda oynadığım liglerden daha zor, sahada yaşadıklarım... Adına önlem denen bana yapılan hareket ve tavırlara ses çıkarmasamda abartılı sert , psikolojik ve sinirsel baskı, bütün maç işittiğim ağır küfürler çok fazla... Ekleyeyim 9 maçta 20 gol attım ve nizami olmasına rağmen sayılmayan 10'a yakın gol daha attım tüm bu koşullar içerisinde. Mütevazi olmayı düşünmüyorum. Saha içi yukarıda oynadığımdan daha zor bir sene geçiriyorum ve tüm maçların tamamında 90 dakika oynadım. Ekstra tüm hafta çalışarak tek dinleneceğim günde tüm takım arkadaşlarım gibi sahadaydım. Bir hafta tesiste yatıp sahaya çıkmadım. Ama  takımımın kalitesi ve hocamın kalitesiyle bu şekilde tekrar geri döndüm Marmaris Belediyespor formasıyla. Babamı kaybettiğim ve çok ciddi sağlık, manevi sorunlar yaşadığım 3 aydan sonra eleştirilerin dozu bazen kaçabiliyor. Ama nerde? Yorumlarında.... Benim cevabım nerede? Sahada...
 
Manevi duygularıma saldırılmasından herkes gibi hoşlanmıyorum. En golcü ünvanı Marmaris Belediyespor forması altında bir futbolcuya yakışırdı. Bu yüzden takımımı bu şekilde temsil ettiğim için mutluyum. Yine de benden daha az gol atan tüm takımlara eleştirilerinden dolayı teşekkür ederim. Eleştirilmiyorsan başarılı değilsin demektir.
 
-Bu sezon liglerimizde nadir gerçekleşen bir durum oldu ve bir maçta 8 gol kaydettin. Futbol kariyerinde daha önce tek maçta 8 gol attığın oldu mu?
 
Evet... Bu sezon ligin ikinci maçında olmuştu sayılmadı. Bu yüzden söylediğin gibi resmi olarak benim için de ilk oldu. Daha önceki aktif sezonlarımda bu sayıyı yakalayamamıştım. Ama o maçla alakalı bir konunun altını özellikle çizmek istiyorum. Bu 8 gollük maç Köyceğiz Sportif maçıydı. Bu sezonki en saygılı ve sadece futbol oynamaya çalışan bir takımla oynadık. Bu sezon Ulaş'a önlem denen sert, ağır tavırları değilde gerek maçtan önce gerek maçtan sonra saygıyı gördüğüm tek maçtı. Hepsine tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Liglerimiz ertelendi ve ikinci maçı sahamızda oynamadık. O Köyceğiz takımını gerçekten çok iyi ağırlayıp misafir edeceğim.
 
-Bu sezon attığın 20 gol içinde en beğendiğin hangisi?
 
Ligin ikinci maçında Marmarisspor'a attığım benim 3'üncü takımımın 4'üncü golüydü. O golle ilgili çok mesaj aldım. İzlemek keyif veriyor. Güzel bir goldü.
 
-Grupta zirvedesiniz ancak Koronavirüs salgını nedeniyle liglerin şuanda akıbeti belli değil, erteleme ya da liglerin tescil edilmesi söz konusu... Ne gibi bir karar alınabilir? Eğer liglerin iptal edildiği açıklanırsa bu sezonki tüm emekleriniz boşa gidecek. İptal edilmesi durumunda nasıl karşılarsın?
 
Evet bu üzücü oldu hepimiz için. Aslında üzücü olan halkımızın sağlığı, birinci endişemiz tabii ki bu. Ben liglerin maç aralıklarının kısaltılıpdaha kısa bir sürede örneğin 4 haftalık maç periyodunun 2  haftada art arda oynatılarak bitirileceğini düşünüyorum. Emeğin boşa gitmesi olarak görmem herhangi bir kötü durumda. Çünkü biz Marmaris halkını stada getirdik ve o unutulmuş coşkuyu tekrar Marmaris'in merkezinde ki stadımızda kalbimizin merkezinde hissettik. İptal durumunda bildiğin şeyler, yapabildiğin şeyleri unutmazsın. Bir sabah uyandığında ayakkabılarını nasıl bağladığını unutmaz, iş yerinin adresini bilmiyor olmaz, eşinin ismini unutmazsın.  Bizde yine bir sabah kalkar bildiğimizi yine yapar ve yine birlikte bu noktada buluşuruz.
 
-Bu sezon tribünlerde yoğun bir taraftar desteği olduğunu da gördük. Taraftarlara bir mesajın var mı?
 
Evet... Bu sezon başından beri gerçekten bizimlelerdi ve her an yanımızdalardı. Şunu belirtiyim onlar taraftarım değil 'çevrem'' yani ''ben''... tribünde ekmek aldığım market işletmecisi kardeşim var, yanında aynı sırada oturduğum lise arkadaşım, arkasında babamın arkadaşı, çaprazında eski okul müdürüm. Ben bu büyük Marmarisspor ailesine öncelikle ilgileri, sevgileri ve inançları için sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. Halkın takımıyız demek halkın takımı olmak demek değildir. Halkın bizim takımımız dediği takım halkın takımıdır. Biz bu halkın takımıyız. Biz halkız, onlarda takımın büyük bir parçası... Birlikte güzel günler göreceğiz. Bu Büyük ailemi çok seviyorum.

-Son olarak eklemek istediğin bir şeyler var mı?
 
Öncelikle sana bu röportaj teklifin  ve verdiğin değer için teşekkür ediyorum. Seninle senede 1-2 kere konuştuğumuz ama kalbimizin bir olduğu samimiyetimizi de seviyor, tek başına başardığın işler için tebrik ediyorum. Muğla'da amatör futbola kazandırdığın karşılıksız, gönülden misyon için herkes adına ben teşekkür ederim. Son olarak tekrar şehrimde olmak güzel. Bu güzel insanlarla bir arada olmak güzel. 4 yıl sonra seninle hayal ettiğim yerde Marmarisspor forması ile tekrar  ''nasıl başardınız'' konulu bir röportaj yapmak dileğiyle. herkese saygılar ve teşekkürler. Efsane geri dönüyor.



Etiketler :
HABERE YORUM YAZIN

DİĞER FUTBOL HABERLERİ
Çok Okunan Haberler